İran bütünlük doqmasına yaxalananların beyinleri durqun, dayanmış, ve donmuşdur. Tam dıncı ve kesinlikçi dünya görüşüyle Azerbaycan'ın bütünlüğünü yox, İran'ın bütünlüğünü düşnürler. Onlar normalda her meseleye bütün yaxlaşarlar. Konkretleşmiş düşünüşle ve mentaliteyle dünyayı öz inandıqları doqmaya benzetmeye çalışarlar. Elbette ki dünya da onların oyununu oynamadığına göre ve onları umursamazlıqdan geldiğine göre de her şey değişmekte ve değiştirilmekte ola ola, bu İran bütünculeri de yazıq yazıq öfkelerinin amacına yeni düşmanlar yontamağa başlarlar.
Siyaset dünyasına da bir dinci baxışla baxanlar, onceden belli inanclarını ispat etmek ve yerine oturtmak amacıyla yola çıxarlar. Bütün dünyanın felsefeleri mentiqleri ve bütün söz, yazı ve demek her şey onların onceden inandıqları doqmanın ispatının xidmetine alınabilir. Elmi ve bilimsel yollarla dünyaya, yaşama, ve özellikle millete ve siyasete baxmazlar. Onların siyasetten anlayışı bilimden artıq daha intiza'i ve afaqi bir yaxlaşımdir. Ona göre de bezen siyasetlen edebiyyatın yerinı qarışıq salarlar. Onlar beyinlerinin xurcunlarında minler çürüğe çıxmış düşüncelerin kitaplarını daşısalar da, gine de dinci baxışları olduğuna göre her şeye bütün baxmaqda rahatlıq bularlar. Siyaset bilimi de toplum bilimi de daha elmi ve bilimsel baxış alanının ışığındadır. Ona göre de her şey her zaman soruya eleştiriye ve ispat ve red olmağa açıq tutulmaqdadır. Bu ışıqdan mehrum olanlar siyasi ve cuğrafiyayi sistemlerin durqunluğuna inanıp, elmi baxışa qarşı dinci ve bütünsel yaxlaşıma mehkum olarlar.
Doqmatism ve kesincilik qaranlığında yaşayanları da çox danlamaq olmaz. İran bütünlüğüne inananlar Güney Azerbaycan'ı ve belke de çox uzun sürede bütün Azerbaycan'ı İran sallaxxanasına götürmeğe çalışırlar. ''İran parçalanmasın'' deyenler dünyanı bütün durqun ve değışmeyen görürler veya öyle görmek isteyirler. Elmi olaraq baxıldığında, her şey değışmektedır ve değişebilir. Heç bir şey durqunluğa mehkum deyildir. Siyaset dünyası da burda qural dışı deyildir. Ulusların ve ülkelerin varlıqları da sınırları da burda qural dışı değildir. Değişiklik prensipini anlamayan, anlamak istemyen veya anlamamazlıqdan gelenlerın beyın veya geçim göbeği 'status que'nun ve sürerdurumun yiyelerine bağlıdır.
Her zaman dünya ülkeler sınırları deyişmektedir. Geçmiş on ile, geçmiş 20 ile, geçmiş 30 ile,.....geçmiş 100 ile ve ......, baxın! Her zaman ve her yerde memleketler var olup, deyişip, büyüyüp küçülüp, ve bezen de yox olmaktadır. Bu deyişmeyi anlamayanlar milletlere ve ülkelere elimsel ve bilımsel yox, dinci kimin baxırlar. Onların baxış açısı o qeder dardır ki dünyanın ve bölgenın değişimini görebilmirler veya değişiklikten qorxurlar.
Pan İranistlere pis xeber, ama bütün milletlere ve özellikle Güney Azerbycan'lılara bir xoş xeber olaraq demeliyem ki bütün dünya memleketler arası sınırlar deyişmektedir ve deyişecektir. Memleketlerin idare sistemleri de deyişecek. Memeleketler çoxunluqla milletlerin ve milli menfe'etlerin üzerine qurulacak. Çin ve Rus yayımcılık siyasetleri Türk topraqlarının işqalına sebeb olmüştür. Bu işqal olunmuş topraqlardan düzelen Sovyetler ve sora meselen Rus Fedrasyası ve Çin xalq? Cumhuriyeti de deyişecek. Bütün qondarma ülkeler deyişecek. Bizim bölgemizin qondarma ülkeleri deyişecek. Bu deyişeceklerin önünde geden elbette ki İran ve Iraqdır. Birinci ve ikinci dünya savaşı adlanan hadiselerden once ve sonra çizilen sınırlar da deyişecek. İran ve Çin kimin nizami işqal sonucunda var olan ve militari terorist rejimler içlerinden patlayacaklar.
İçin ya yalan olsa da mesellerdeki gizli nesihetler ve anlamlar var ve meselin özünden daha önemlidir. Mesellerde de qalmak ağıllı adamların işi değil ve meselin içindeki gizeme varmak lazım. Yoxsa elbette ki akılsızlar meselde qalıp meseli eleşdirip dönüp dolanarlar. İndi meseli anlatım: Bele deyirler ki Farsistan'ın büyüklerinden olan bir çox hörmetli Fars din adamı ayetulla ya şeyx Şiraz'da Moğul esgerleri gelip geçenden sonra sağ qalmışımış. Ondan, ''nece oldu ki şeherin büyükeri qırıldığı halda sen sağ bıraxıldın?'' sorulduğunda, ''önüme iki yol qoyuldu biri tecevüze uğrayıp sağ qalmağıydı biri de öldürülmeğidi. Ama demek allah ta'ala menim ecelimi teqdir buyurmamışdı ve gördüğünüz kimin elhemdülella hayat qeydindeyem helelik'' demişdi. Bu mesel Pan İranistlere baş eyen sözde fedralistlerin hekayesine benzeyir. Bir neçe gün yaşayıp zalimi yaşatmaq üçün her şeye qatlanirlar. Düşmanın çizdiği çizgilerden dışarı çıxmayıp düşmanın araya attığı sözleri gevşeyip ortalıqda sayaqlarlar.
Öz hesaplarında Güney Azerbaycan İstiqlalını ertelemeye çalışanlar İran kimin bir milletler zindanının qaravullarına zaman qazandırırlar. Özleri de bir neçe gün qorxu altinda rezaletle yaşamağı yeyleyirler. Güney Azerbaycan milli hereketinin önünde her zaman, ve her türlü dukkan açmağa meşquldurlar. İstiqlal düşüncesini milletin, cavanların ve savaşçıların içinde daha yayqın gördükde, yalvarmağa düsüp ''amandır, hele indi yox, belki bir 20-30 ilden sonra istiqlaldan danışarıq'' deyirler; ''hele öz dilimizi yazıp oxumaq merhelesinden geçememişik, hele milletimiz hazır değil, önce bir demokratik fedral İran yaratalım, sonra istiqlaldan danışmaq daha rahat olar'' deyirler. Böyle Tehran merkezli iğrenç düşünceli İran bütünlüğüne inanlara demeliyem ki: Türk milletini aldatmak sandığınız qeder de rahat olmayacak. Eğer öyle bir güllü gülüstanlı demokratik ve fedral İran yaradacaksınız ve dediğiniz kimin her kes gözel gözel hem dünya hem Türkiye hem de Quzey Azerbaycan onayında qurulan fedral İran'da mutlu mutlu yaşayacaklar, onda Güney Azerbaycan söylevine ne gerek qalacak? Sizin dediğinize göre, onda istiqlal kimin dünyanın, Türkiye'nın, Quzey Azerbaycan'ın ve sizin yararınıza olamyan ve onayı olmayan düşünceye ne gerek qalacak? Bezi adamlari bezi zamanlar ve bir süre aldatmak olar, ama Türk milletinin yararlarını ve gelecek se'adetini anlayan ve açıklayan ve vetene ürek vermiş, can vermiş insanlar variken bu aldatma oyunu bir az çetin olacak.
Açıqca İran'in bütünlünü savunan, Güney Azerbaycan'ı ve ma'alen bütün Azerbaycanı bu yolda qurban veren, E'lemi'lerin Musevi'lerin ve nim Pehlevi'lerin yolacağına düşenlere elbette ki ''Zimbabve'çi'' yox belke heqqen de ''İrançı'' yaraşar. Onlara İran'çı deyilende rahatsiz olmasınlar. İran'çılıq ehsasatlarına ve aşırı 'mihenperestane' duyqusallığa qapılıp, fanatik bir İran'ı 'merzi por goher' bilenler o por goher merzlerin değişeceğini düşünende canlarına titreme düşür. ''İran parçalanmağının önünde duracağık'' deyenlere İran'çıdan sora ne yaraşar?
Bezi özü özüne sual verip ardından cavaplayıp, sayaqlayan, payız yelleri kimin avare esenler, ''bu istiqlal düşüncesi 3 ya 4 ilden sonra ölüp gedecek ve bu aşırı şuarlar verenler, bu bilgisiz, yazıdan düşünceden üzaq, dünya ve bölge siyasetinden xebersizler, bu bilimsiz Bakı merkezli düşünenler gedip yerlerinde oturacaklar'' deyirler. Yaxçı incelenilirse bele bele yava sözlerden bele anlaşılır ki istiqlalçıların gedıp yerleride oturmaları ve bir neçe ilde düşüncelirinin de ölüp aradan getmelerı arzı olunur. Qalanı hamısı boş boş sozlerdır. Bütün seyfelerce sayaqlamakların amacı Pan İranistlerin istiqlaçılara gönderdikleri mesajı iletmektir. Çox sağ olun, teşşekür, aldıq mesajı. Gedip yerimize oturarık. Eğer sizin kesgin siyasi öngürünüz istıqlalcıların 3 veya 4 ilde yox olacağını öngörür, onda bu qeder özünüzü zehmete salıp yırtmagınız luzumsuz görünmektedir. Bizim ise size en derde deyen nesihetimiz ''lütfen bu qeder öfkenizi, hırsınızı, keserem biçeremlerinizi bize doğru yox, gelin bizden öğrendiginiz ve bizim hedef tutduğumuz Fars faşimine doğrultun, eğer doğru deyirseniz. Yoxsa sizin de dedığiniz kimin 3-4 ile ölüp geden bir düşüncenin ve ne Güney Azerbaycan'da, ne İran Türkleri içinde, ne bölgede, ne Türkiye'de, ne de dünyada xoş görünmeyen Güney Azerbaycan istiqlal mefkuresinin bu qeder üstüne getmek sizi soru altına aparır. Yani demek sizin bu sirke kupunuzu patlatır. İki üç ifratı ve genc delı qanlı xıyabanlara çıxıp ''HARAY HARAY MEN TÜRKEM'', ''AZERBAYCAN BİR OLSUN MERKEZİ TEBRİZ OLSUN'' kimin ehsasati ve duyqusal şuarlar verenlerden neden qorxursunuz? Sizin ''texribatçı'' adlandırdığınız o yüz minler canlarını Azerbaycan eşqine ortaya qoymuş gençler, İranin Fars Şi'e varlıgını titredir. O gözel gençlerin hardan vurduqları bellıdır, ve siz bağırdıqca daha belli olur. Pan İranistlerin hardan yaralandıqları bellidir. Ona göredir ki öz itlerini istiqlalçılrın üstüne açırlar ki, o qurt üreklileri bu itlerilen meşqul etsinler. Fars faşismini bıraxıp Güney Azerbaycan varlığını bıraxıp, bele bele fosilleşmiş İran merkezli düşünceli itlerle oyalansınlar. İran'ın her halda ve her ne olur olsun bütünlünü qoruyan İran'çıların güvendiği yer belli olur indi. İstiqlalçilar gün be gün bu herektin önünde ve bu hereketin bayraqdarı olarak İran'ı parçalayıp ve Güney Azerbaycan'ı quracaklar.
Bezi özlerini meselen sözde Azerbaycan'çı yerine yerleştirenler Tehran'dakı erbablarından me'muriyet almişlar ve indi açıkca bizim üzümüze söyleyirler ki: ''biz İran'ın parçalanmağının önünde duracağık. Bunlar nece ve neye dayanaraq ve ne güçüyle İran'ı parçalayanların önünde duracaklar? Bunların bu qeder güvendikleri güç nedir? O bölgede İran'ın ordusunun ve terorist Sepah e Pasdaran'dan sonra kim İran'ın parçalanmasının önünü alacaq? Elbette ki onların arkaları İran bütünlüğünü savunanlara bağlıdır, ve özlerinden heç güçleri olmamaktadır. Yumuşaq qoltuqlarda oturup İran ordusunun ve Sepah e Pasdaran teroristlerinin gücüylen bey durmağa çalışırler. Yazıqlar olsun onlara. Onlar bizim içimizde dişmanın ağızlarıdırlar. Düşmanın bizim üzümüze cesaret edip deyemediğini gelip uzsuz uzsuz bize bizim öz dilimizde anlatıp, Güney Azerbaycan geleceyini gecıktırmeye çalışırlar.
Güney Azerbaycan istiqlalının yolu bezilerinin qoxuttukları kimin çetin ve qanlı olabilir. Ama bizim aramızdekı Pan İranistler ve İran bütünlüğüne inanlar biraz öz analarına, ana dillerine va ana topraqlarına sayqıları olsa ve istiqlalçilara daşlanmasalar daha rahat olabilir. Sonunda elbette ki zeferli ve aydın gelecek Azerbaycan Türkünündür.
Güney Azerbaycan bağımsızlık düşüncesi elbette bezi saf sade ve deyaz düşünenlerin bilmeyip de dediği kimin yeni ve bir neçe illik ve Quzey Azerbaycan'ın, veya başqa dışarıdan esen yellerin neticesinde oluşan bir düşünce değildir. Azadlıq düşüncesı, azad gezenlerin beynine normalda gelmez. Onların azadlıqları onların elinden alınandan sonra birinci ve en heyati düşünce azadlıqdır. Güney Azerbaycan'ın topraqları ve milleti işqala uğrayayandan buyana qurtuluş ve bağımsızlıq düşüncesı de doğulmuştur. Bu gerçeğı görmeyene siyasi kor demek daha uyqundur. Qurtuluş düşüncesı tutsaqlıqdan doğar. Bağımsızlıq düşüncesı bağımlılıqdan doğar. İstiqlal düşüncesı istiladan doğar. Azerbaycan ve özellikle Güney Azerbaycan topraqları işqal olunandan sora ve milleti bağımlı ve esir olan günden qurtuluş ve bağımsızlıq duşuncesı yaranmıştır.
Pan İran'isme sığınıp Pan Türkisme daş atanlar, İran bütünlüğüne sığınıp Güney Azerbaycan istiqlalçılarına daş atanlar, elbette ki bu davadan yararlı çıxmayacaklar. Azerbaycan milletinin üstün şuuru öz topraqlarını İran İşqalından qurtaracak. O öz iqtidarını o bölgede quracak. O bölgenin ve dünyanın bütün dengelerini, deyişerek deyiştirecek. Bir modern hereketçi İran qoltuğunun altında özüne gelecek aramaz. Güeny Azerbaycan milli hereketi el el üste qoyup onun bunun onayını ve te'yidini gözlemeyecek. O Tehran terorist sisteminin oyunlarına gelip, İran devletçiliğinin opozisyonu oyununu oynamayacak. O özu bir pozisyon qurmağa çalışır. O İran'ın oynadığı İran'çı Fars faşısminin yaşıl hereket adlandırdığı oyunlarına girmez. Güney Azerbaycan milleti özu hereket yaradar, onun bunun arkasına düşüp İran'çılık çollerinde sergerdan olmaz.
İndi bezi fedralismi yaxçı anlamayan, meselen fedralist Azerbaycan'çılar bir gün E'lemi kimin aAzerbaycan xaininin ve qatilin, bir gün Musevi ve Kerrubi kimin yerleri Molosoviç mehkemelerinde olan, İnsanlık ve milletler düşmanlarının quyruğuna düşenler, radikal ve fanatik Pan İranistlerden çox üz görmeyince biraz ortada qalıp, milli hereketin önderi olan istiqlalçı düşüncenin kervanına bagırırlar. Musevi, Kerrubi ve 1/2 Pahlavi kimin celladların önüne geçtiği meselen yaşıl hereketten ellerı eyaqlarından uzun yenilgiyle dönenler yenilgi mentalitesiylen sağa sola saldırırlar. Eski sovyet usulu, Sevmedıkleri ve beyenmedikleri sözlere boş duyqusal şuar, ve şuarlara da İran İttilatının düzelttiği şuarlar deyerler. Bir neçe il once komonismden anlamayıp komonistem deyenler indi de fedralism nedir, nece olar, heç bilmeyip fedralistem deyirler. Onlara bir dukkan olsun ve orda burunların uste tutup özlerini öz xeyallarında Azerbaycan aydını saysınlar yeter.
Felsefi baxışdan eslinde bağımsızlıq düşüncesi öz ozüne dayanan ve özüne güvenen bir düşüncedir. Bağımsızlıq öz özünde üstün, qütsal ve sayqıdeyer bir düşüncedir. Milli bağımsızlıq insanlıq ve uluslar arasında erdem ve şeref üzerine qurulu bir ilke sayılır. İnsan tarixi bağımsızlık ve öz egemenliğin uğruna verilmiş savaşların qanıyla boyalıdır. İnsanlıq bağımsızlıq erginliğine ulaşmaqda yaşamını qurban vermiştir. İnsan yaşamından daha deyerli bilinen bağımsızlık ilkesi mehverinde büyük Türk tarixi yazılmıştır.
Fedralism ise, bezen ırqları, dilleri, gelecekleri, istekleri, dinleri veya iqtisadi yararları benzer milletlerin arasında oluşabilir. Orneğin, Türk milletlerin ve devletlerin gelecekte isterlerse ve qoşullar uyqunsa gerekli bir fedralisme yöneli hereketleri düzgün görünür. Ama, gelin bu fedralism bezeği altindaki Pan İranistlerin yalançılıqlarına baxalım.
Bunların fedralism dedikleri indiki Rus Fedrasiyası kimin bir milletler zindanıdır. Doğrudan ki Rus fedralismi bir mesqereden başqa değildir. Yuzde doxsan Rus Fedrasyiyası deyilen yerler Türk topraqları olaraq, bir fedrasiya mesqeresi yaranmıştir. Bunların beyinlerindeki fedralism parasitik ve qurdaqsel bir bağımlılıktır. Bunların kimlerle fedralism qurmağa yeyiklemekte olduklarına bir baxalım: O bölgenin dişine qeder silahlanan, atom silahı üretmeğe qalxan, bütün bölgedeki Türklerin düşmanı, bağımsız Azerbaycan Cumhuriyetini Quzey İran adlandıran, Belüçların, Ereblerin ve başqa Fars olmayan milletlerin düşmanı, Türk düşmanı olan Rusun dostu, Türk düşmanı olan Çin'in dostu, Türk düşmanı olan Yunanın dostu, Türk düşmanı olan Ermeninin dostu, Türkün dilini yasaklayan, Türke yaşam heqqı tanımayan, Türkü tehqir eden, Türkün evini işqal eden ve bütün bölgeni tehdit eden İran Fars merkezli teroristleri ile mezlum, evi işqal olunmuş, dili yasaqlanmış, iqtisadı talanmış, tarixi çalınmış, geçmişi danılmış Güney Azerbaycan Türk arasında fedralism qurmağa çalışır. Doğrudan ki bu hekaye Cıddan nağılındaki devin elekde su getireceğine benzeyir. Bunların fedralism sözünü oyuncaq edip milleti aldatmaq istedikleri ap açık bellidir. Bunlar ya fedralismden bir şey anlamamışlar ya da milleti ele salmışlar. Bunlar fedralistlikte de yalançıdırlar. Qizin evinde toy duyundur, oğlanın evinde heç xeber yoxdur. Belke de heç Fars faşistlerinin bunların boyle fanatik ve aşırı İrançı olduqlarından xeberleri yoxdur. Belke de var! Her halda mene göre bu sözde İran fedralçılarının böyle ''temamiyet i erzi'' İran bütünçülüğü heyranları olmaqları biraz şaşırtıcıdır.
Dünya siyasetinden anlayanlar bilirler ki milletlerin ve hakimiyetlerin oluşunda bezen fursetlerden yararlanarlar bezen de fursetleri yaradarlar. Dünya ülkeleri de kamuoyu da bölge güçleri de bölgede menfe'etleri olan ülkelerde ordakı milletin hereketine göre öz siyasetlerini oluşturarlar. Elbette ki her güç öz menfe'etlerine göre olayların sonucunu öz yararına çevirmeye çalışar ama Güney Azerbaycan milleti de bir güç olarak öz hereketini istiqlala yönelik sürdürdükce bölgedeki ve dünya güçleri de siysetlerini ona göre ayarlayıp paralelleştirecekler. Eger Güney Azerbaycan'la ilgili her şey dünya güçleri, bölge güçleri ve İran onayına ve te'yidine bağlıysa daha milli herekete gerek qalmaz. Öyle ise sizin önerdiğiniz kimin hereketi boş verip yerine gedelim dilimizi yasaqlayan düşmanın qapısına düsüp ve öz dilimizin medreselerde oxunmağını dilenelim. Gine de dilenci mentalitesi!
İran'ın bütünlüğüne bir din kimin veya quran'da yazılmış kimin inananlar, milletler zindanları Sovyetlerin dağıldığını görende, Yuquslaviya'nın dağıldığını görende ve yarın Çin'in, İran'ın ve Iraq'ın ve başqa qondarma ve silah gücüylen bir yerde tutulmuş ülkelerin dağıldığını görende xiyal qırıklığına uğrayırlar ve sayaqlamağa başlayırlar. Bütün gördükleri, inandıqları başlarına yıxılır ve onlar değişikliğin yıxıntılarının altında çabalayıp dururlar. Çünkü onların beynindeki dünya dağılır ve umudsuzlukla özlerine sual verıp özleri de cavaplayırlar. Bir tinbilimi bilginine, revanşünasi dokturuna, görünseler elbette yararlı olar. Bu özlerini fedralçı tanıttıran dünenki Rus veya fars satqınları hezerat, Güney Azerbaycanın bağımsızlığı yolunda çalışanların yolunda min bir çetinlik çıxardırlar. Min bir dona girip milleti çaştırmağa çalışırlar. Min bir dukkan açıp kapatırlar ki ''Amandır İran parçalanmasın.
AMA:.......
Men ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
Hangı çılqın mene zencir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel kimiyim, bendimi çeğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, daşarım.
Dalqalan sen de şefeqler kimin ey şanlı hilal!
Ebediyen sene yox ırqıma yox izmihlal:
Haqqıdır, hür yaşamış, bayrağımın hürriyet:
Haqqıdır, Haqqa tapan, milletimin İSTİQLAL
Sayqılarımla
Oğuz Türk
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder